Tam en güzel başlığı bulmanın hazzını çıkarıyordum ki, hanım seslendi: Canım, hellimi rendeler misin! Eşimin kendisi Ankaralı olmakla birlikte, Kıbrısımızın en güzide mutfak lezzetlerine imza atma konusunda, Yükselme Dönemi Osmanlı Sultanı gibidir kendileri.

Hava sıcaklıklarının ani düşüşünü, gün boyu  kırışık ince kazak giyen çok sayıda erkek görüş alanımı işgal edince hissetmiş olduğumu ima etmek maksadıyla, “çay demlemek için güzel bir gün” deyişimi taçlandıran bir hellimli pişirme seansı başlamıştı hanımın seslenmesi ile birlikte.

Rendenin orta büyüklüğe ayarlı kısmında görevimi ifa edip, ince belli bardakta dumanı tüten tavşan kanı demleme çaya katık olacak hellimliye temel bir katkı yapmış olmanın huzuruna ermişliğin manevi tatminiyle, yazıya başladım. Keyifli Pazar okumalarına vesile olur inşallah!

Geçmiş zamanlarda, zamanın ruhuna uygun olarak parti işlerine PG statüsünde bulaştığıma, daha önceleri yayınladığım çalışmalarımda yer vermiştim.

Siyasi partilerimizde “parti profesyoneli” diye bir kadro var. Profesyonel, ‘geçimini, münferiden o işten sağlayan’ demek olduğuna göre, demek ki particilik diye bir meslek var. Partici oluyorsunuz ve geçiminizi sağlayacak bir maaşa bağlanıyorsunuz, böylelikle meslek hanenize PP yazabiliyorsunuz: Parti Profesyoneli.

Çok ilginç bir meslektir PP’lik. Meşakkatli araştırmalarım neticesinde, PP’liğin birkaç türünü tespit ettim. İzin verirseniz paylaşmak isterim.

Dış Görevde Muhalif PP’lik
PP’lik mesleğinin en güzide icra-i sanat alanlarından birini, muhalif partiler oluşturur. Bu tip PP’liğin sendikal ve yerel yönetimsel bağlantıları söz konudur.

Parti muhalefette kısıldığından, minicik bölümü üye aidatlarından, hatırı sayılır ekseriyeti milletvekili başına hesaplanan devlet katkısından oluşan parti bütçesine yük olmamak ince düşüncesiyle, partili belediyelerin bütçeleri, paylaşımcı/mücadeleci bir mantıkla, iktidar çalışmaları maksatları bakımından ortaklaşa kullanılan bir dayanışma sandığı gibi değerlendirilir.

Muhtelif sayıda hatırlı çalışkan partilinin, bir sonraki seçime kadar iyi bir gelir etme etmesi, vaktinin büyük bölümünü partiyi seçime hazırlamak için gönül rahatlığıyla kullanabilmesinin konforuna haiz çalışMA koşullarının oluşturulması, önemli bir uygulamadır. Bir taşla çok sayıda kuş vurulmasına çok iyi bir emsal teşkil eden bu uygulamanın adı “Dış Görevde PP’lik”tir. Dış Görev PP’liği genellikle harika hasılalar verir. Çok boyutlu faydaları müsaadenizle tarife gayret etmek istiyorum:

  1. Hatırlı çalışkan partililer, garantili iyi bir gelire sahip oluyor.
  2. ÇalışmaMA koşullarının konforu sayesinde hem kendilerine, hem parti çalışmalarına çok rahat zaman ayırabiliyor.
  3. Esasen parti için çalışırken, ücretleri parti bütçesi dışından tıkır tıkır ödeniyor.
  4. Partili yerel yönetimlerin başkanı, parti çalışmalarına yaptığı kıymetli katkı sayesinde, yönetimle ilişkilerini sıcak tutuyor, bir sonraki seçimlerde yeniden aday gösterilme ihtimalini kuvvetlendiriyor.
  5. ÇalışmaMA koşullarının konforu, maaşın tatminkâr oluşu tabanda bir heves, heyecan, talep yaratırken, iştah kabarmasına da neden oluyor. Böylelikle parti sadakati “belki bir gün bana da çıkar” umuduyla daha muhalefetteyken kabarıyor.
  6. İştah kabarmasının etkisiyle, partinin örgütlenme çalışmaları kolaylaşıyor. “Daha muhalefetteyken iş, aş, kadro temin edebilen bu parti, iktidara gelince bizi de ihya eder” motivasyonu yayılıyor.
  7. Gün gele parti iktidara geldiğinde, yüksek yüksek tepe görevlere yerleştirilecek parti sadakati tam, parti çıkarlarını kollama bilinci yüksek bir ekip hazırda tutulur.
  8. Gün boyu parti hakkında her ortamda ücreti mukabili propaganda yapan deneyimli bir kadro görev başında oluyor.

İktidar PP’liği
PP’lik mesleğinin en tatlı günleri, parti iktidara geldiğinde başlar. Yıllarca yapılan yatırımın sonuçları kamu kadrolarında realize olur.

İktidara gelen parti, eleştirdiği ve yerden yere vurduğu üçlü kararname ile yapılan atamaların partizanca oluşunu gerekçe göstererek, görevden almalara başlar.

Tumba olan partinin atadıkları da tumba edilmelidir. Böylelikle tumba olan partinin eleştirilen uygulaması, eleştirilen yöntemle yeniden üretilir ama gerekçesi de hazırdır:

Partizanca yapılan atamalar nedeniyle, giden partinin partizanları ile çalışılması imkânsız olduğundan, hepsini görevden aldık!

Ortam çok güzel yani… Eş zamanlı olarak da yeni partizan atamalar yapılır. Bu fasit daire yıllarca, defalarca tarafımızdan izlenen bir filmdir.

PP’ler yeni atamaların gözdeleridir. Artık devlet bütçesinden ödenebilecekleri gibi makamları, odaları, RHA’ları, özel şoförleri, sekreterleri, protokol listesinde yerleri, itibarları, saygınlıkları, statüleri de olacaktır.

İktidar PP’liğinin de çok boyutlu siyasi faydaları vardır. Müsaadenizle ana başlıklar halinde özetlemeye gayrete kalkışmak isterim:

  1. PP’ler artık devlet bütçesinden ödenmeye başladıkları için, partili yerel yönetimlerin bütçesi rahatlar.
  2. Bütçe durumu müsait olanlara yeni PP’ler görevlendirilir.
  3. Parti yetkili organları, muhtelif kararlarının bürokrasi kademesinde hızlı bir şekilde hayata geçmesi için çok önemli bir imkâna kavuşur.
  4. PP’ler artık iş yapma vaktinin geldiği düşüncesiyle, işlerine dört elle sarılır.
  5. Dış Görevde PP’lerin İktidar PP’liğine başlaması ile aile bütçeleri kısmen rahatlar, rahatlamayanlar hem partiden hem devletten ödenerek Edip Akbayram’ın “Güzel Günler Göreceğiz Çocuklar” parçasını dinleye dinleye hakikatten güzel günler görür.
  6. PP’ler, yıllarca kurbanı olduklarını düşündükleri sistemin canına ot tıkamak için çok güzel fırsatlar önlerinde olduğundan, psikolojik olarak da huzurlu ve dengeli bir dönem geçirmeye başlarlar.

Hülasa, gökten iki elma düşmüşşş, ikisini de PP’ler yemişşş…