Çöplerimiz düzenli toplanıyor.

Her gece bir parkta konserler düzenleniyor.

Kültür sanat faaliyetleri doludizgin.

Festivaller, panayırlar bol.

Güzellik yarışmaları, yılın genç erkek ve genç kızı törenleri bol bol.

İflas edip mahfolan teksitil sektörü şaha kalktı, Kıbrıs Gazetesi’nin haberine göre ihracata hazır. Bayiler arıyor dünyanın dört bir yanında tekstilcilerimiz.

Daha 6 ay önce iflas bayrağını çeken sanayicimizin yüzü gülüyor, onlar da ihracata hazır Kıbrıs Gazetesi’nin haberine göre.

Limanlarımız ihracata hazır, no-problem yani yine Kıbrıs Gazetesi’nin haberine göre.

Sendikacılarımız ballı börek 2 yıl aradan sonra çalışana verilen arslan payı %14 brüt artış için. İşveren de mutlu, çalışan da keyften dört köşe.

Bugünlerde herşey çok güzel.

Kavun yazım, 140’tan fazla okuyucuyu cezbetmiş Kıbrıs Postası’nda; ben de keyşfliyim haliyle.

Memleketteki keyf ve nizam intizamın getirdiği bolluk, bereket ve huzur ortamından herkes nasibini alıyor görüldüğü üzere.

Mutluyuz.

Kıbrıs Rum Yönetimi yeni bir öneri paketi sundu. Maraş’ı verin Mağusa Limanı’nı birlikte idare edelim, sınırdaki askerleri uzaklaştıralım, mayınları temizleyelim diye.

Hepsini reddetti başbakanımız.

Huzurumuz bozulmasın, keyfimiz gıcırında devam etsin diye…

Ne güzel oldu. Böyle keyf içinde, yaşayıp giderken ara bölgedeki anti-insan mayınlarımızdan olsak huzur mu kalırdı? Nasıl rahat uyrduk gece yataklarımızda?

İçimiz nasıl rahat ederdi?

Allahtan Rum-Yunan ikilisinin mayınların temizlenmesi gibi alçak ve kalleşçe önerisini başbakanımız reddetti de ülkedeki huzur ve barış ortamı bozulmadı.

Ne mutlu mayınlarımıza! Ne mutlu anti-insan dehşet silahları dolu sınırımıza!

Ne mutlu Post-Annan günlerin zevk-ü sefa içindeki uzlaşı ve barış hükümetimizin barış yanlısı kararına!

Mayınlarımız kutlu olsun!

Mayınlarımız, bizim güzel mayınlarımız; hükümetimiz sizi çok seviyor…